Merhabalar...
Araya Bayram o, bu, şu, ayy fotoğraf çekilmedim, yok şimdi üşendim yazamam derken iki haftayı daha geride bıraktık.
Araya Bayram o, bu, şu, ayy fotoğraf çekilmedim, yok şimdi üşendim yazamam derken iki haftayı daha geride bıraktık.
Artık birşeyleri unutmaya ve "bebeğinizi beklerken sizi
neler bekler" kitabındaki 6. Ay hamilelik açıklamasında yazan cümleye göre
- mantık dışı davranışlar- yapmaya o kadar alıştım ki :) gerçekten bu
aralardaki durumum tamamen böyle, sürekli birşeyleri yapmayı unutuyorum ve
cidden mantık dışı hareketlerde bulunabiliyorum. Mesela geçtiğimiz akşamlarda
elektrik çarpması gibi :) gittim elimi sanki bile bile isteyerek elektriğe
soktum, hiç aklıma gelmedi mutfak aspiratörü'nün ışığının yuvasına parmaklarımı
sokunca elektrik çarpabileceği.. Halbuki elektrik işlerinden de
anlarım(anlardım bir aklım gitmeden bir 6 ay kadar önce :) neyse sağ kolum
hafif felç halinde bir müddet kaldıktan ve ben biraz korkudan ağladıktan sonra
- bebeğime bişey olmuşmudur kocacıııımm:( ? "yok biraz saçları elektrikten
diken diken olmuş olabilir içerde" cevabıyla birlikte halime gülmemizle
olayı unutmamız bir oldu :) Miyop olan ve yıllardır lens kullandığım sevgili
gözlerimde uzağı iyice göremez oldu ayrıca. Bir de sürekli tuvalete çıkmaya
başladım. Ne içersem içeyim biraz sonra hooooppp tuvalete...
Bayramdan önceki ctesi evlenme yıldönümü yazımda bahsetmiş
olduğum tanıştığımız unutulmaz mekanımıza gittik :) en son benim uğradığım
zaman mide bulantısı ve yorgunluk eşliğinde yine de herşeye rağmen gezi
Parkı'na gittiğim zamandı. O zamandan beri gidememiştik pek sevgili kocacımla
birlikte Pendor Corner'a... Özlemişim orayı... Gittiğimiz akşam en hoşuma giden
tanıdığımız herkes ama herkesin karnımı sevmesi oldu :) gören sevdi, eğildi
öptü, kulağını dayadı, bizim zıpzıp kulaklara iki tekme atmayı ihmal etmedi
:) ilk defa hamile karnına dokunanlar
benim karnıma dokunmuş oldu, hamileliğin beni daha güzel yapmış olduğunu
söyleyenler oldu, bu özel ilgi ve alakadan pek memnun kaldım vallahi,
bayılıyorum karnımı ve bebekimizi içten seven insanlara ... sevgi yumağı
halinde geç saatlerde ayrıldık ordan, çok iyi geldi pozitif insanlar içinde
olmuş olmam. Ama karnımda o kadar sevimli geliyor ki bana bile, hep elim
karnımda hep minik noktamızı seviyorum, okşuyorum, konuşuyoruz babasıyla,
tekmelerini hissetmek zaten harika ama içimde bir karate kid, bir ahtapot, bir
sporcu mu, futbolcu mu desem artık bişey büyüyor, tekme yumruk, muhtemelen kafa
atma şeklinde :) uyumakta güçlük çekiyorum çok hareket ettiği için. Nasıl
pozisyonda yatsam bilemiyorum. Gün içinde de eğer çok yürümüşsem ya da evde
fazla ayakta durup iş yapmışsam ertesi sabah ahh belim, sırtım diye
uyanıyorum. Sevgili oğlumun keyfi
yerinde gayet ama onu biliyorum ;) genelde sesime ya da dürtmeme tepki veriyor,
o zaman işte bir an önce çıksa da görsek, sevsek diyorum.
Bayramda aile ziyaretleri yaptık. Babaannemiz, halamız, büyük
teyzeler, enişteler, anneanne/dedemiz, dayımız, büyükanne ve büyükbabamız,
büyükteyzeannemiz ;) herkesi gördük,konuşma seslerini, gülmelerini
dinledik, şimdilik oğlum karnımda
bayramlaştı büyükleriyle :) Saolsun beni de unutmamışlardı halamızın ve
babaannemizin bayram hediyeleri olan hamile kıyafetlerini pek sevdim.
Odamıza yeni eşyalar almaya da devam ediyoruz hızla ve
dayanamayarak. En son aldığım, indirimde olan ve uzuuuuunn/deriiiiiinnn
araştırmalarım sonucu almaya karar verdiğim Avent'in Natural tekli elektrikli
göğüs pompası oldu. Evimize çok yakın olan Hello Baby Mağazası'ndan aldım.
Medela'yla Avent arasında kalmıştım ama Aventle ilgili daha çok olumlu yorum
okudum internette. Bir de hediyesi vardı yanında, göğüs pompası alan ilk 50
kişiye Ayşe Öner'in "Hamilelik Doğum ve Bebek Bakım Kitabı" hediyeydi,
istiyordum bu kitabı almak zaten. Ne hikmetse istediğim kitaplar bir şekilde
gelip beni buluyor, ne güzel :)
Hello baby'den küvet, maşrapa, küvet filesini de aldık. Şimdi
yeni fileler çıkmış yumuşak minder gibi içi minik minik strofor. Minder gibi de
kullanıp küvetin tabanına da koyarak yıkanabiliyor bebek. Gerçi suyla temas
etmesi çok daha iyi ve rahatlatıcı bebek açısından. Sonuçta sürekli suyun içinde
olduğu bir ortamdan çıkıyor.
Zıpzıpın odasının şekline karar verememiştik bu hafta onun da
tekrar yerini değiştirdik. Şimdiki hali biraz daha iyi oldu sanki. Ama yine her
an değişebilir :) Halamız sponsorluğunda alışverişimiz bayramda da devam etti.
English Home'a girelim neler var diye bakalım dedik, çok güzel nevresim
takımları, yatağın parmaklıklarına takılan yatak koruyucularından, yastık
kılıflarından aldık. Hepsi çok sevimli baykuş temalı ;) Uzun zamandır da
dümdüz, desenli olmayan, beyaz tül arıyordum. Perdecilerin hepsinde hep cicikli
bicikli illa desenleri olan tüller var. English Home'da tam aradığım tülü de
tesadüfen bulduk sipariş ettik, 20 gün içinde gidip alacağız. Böylelikle tül
işini de halletmiş olduk. İdil Baby'den
de yumuşacık, şık bebek battaniyesi ve banyo havlusu takımından aldık. Penye
battaniyelerinin çok kullanıldığını okudum, o yüzden mümkün olduğunca %100
pamuk penye battaniye depoluyoruz. Yavaş
yavaş eksiklerini gideriyoruz böylece, daha alınacak şeyler var ama daha
zamanımız da var, acele acele yapmaya gerek yok. Satıcı kızın dediğine göre millet doğumuna son 10 gün kala gidip perde
siparişi verebiliyormuş mesela :) böyle rahat insanlarda var.
Ayrıca kendime de ilk defa hamile alışverişi yaptım :) Şimdiye
kadar normal ama bol kıyafetlerimi giyebiliyordum ama şu son bir kaç haftadır
giyebildiğim şeyler baya azaldı, hatta fotoğraflarıma dikkat ederseniz genelde
aynı kıyafetlerle geziyordum. Sevgili kocacım bana sürekli kendin içinde
alışveriş yapman lazım dese de ben artık ikinci derim olarak atadığım taytım ve
bol penye üstümü giymeye inatla devam ediyordum. Normal külotlu çoraplarımda
aslında hala oluyor ama biraz sıkışık hissediyorum. O bana sevimsiz gelen anne
karnına denk gelen bebek resimleri olan herkesin giydiği hamile tişortlerini de
hiç sevemedim. Acayip itici geliyor bana. Hamileysen hamilesin zaten belli
oluyor, bir de o bebekli tişörtü giymenin ne manası var anlayamadım. Kışın da
ne giyerim acaba diye düşünürken aslında kışlık hamileliğime uygun normal
kıyafetim çok var, ya taytla ya çorapla giyerim dedim ve hamile çorabı, GeBe
Mağazası'ndan siyah hamile taytı aldık. Başka diğer çirin kıyafetlere bakmadım
bile. O hamile taytı ne rahatımış arkadaş, gece/gündüz , yatarken bilem
giyerim. Hamile külotlu çorabını daha denemedim. Ama eminim o da çok rahattır. Buyrunuz iki haftaya iki fotoğraf hemde bir tanesinde görünüyorum :)
Bu 9 günlük tatilimizin devamında bol bol DVD film izledik.
Resmen izleyemeyeceğimiz günlerin acısını çıkardık :) Normalde ben günde iki
film izlemem ama iki günde üç film izlediğimiz zaman bile oldu. Evde boş boş
aptal kutusu televizyona bakmaktansa film izlemek kesinlikle çok daha eğlenceli
daha dinlendirici.
Önümüzdeki haftasonu Cumartesi günü doktorumuzla randevumuz
var, glikoz yükleme testi yapılacak ve
bebekimizle buluşucaz.
Bizi takip etmeye devam edin ;) öperiz....
Zıpzıp ve Annesi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder